Fıtratım böyle seksi seviyorum…

Kitapları 25 dile çevrilmiş, bir sürü ödül almış, Sorbonne doktoralı bir edebiyatçı ‘saygın’ olur. Sürekli poposunu kollamaya çalışır. Kendini tehlikeye atmaz.

Toplumun muhafazakâr değerleriyle oynamaz. Erotik şeyler yazmaz.
Ama Nedim Gürsel yazmış.
Şahane de yazmış. Tebrik ediyorum. Bizde iyi edebiyatçılar ‘aşk’ anlatırlar; ‘seks’ tu kakadır, edebiyatçı dediğin cinselliğe çok girmez. Öyle detaylı sevişme filan anlatmaz. O, ‘Grinin Elli Tonu’nda olur, onun da edebi değeri yoktur, çöp kabul edilir. ‘Tehlikeli Sevişmeler’ öyle değil! Damardan girmiş Nedim Gürsel. Çoğunda otobiyografik tatlar olan harika öyküler kaleme almış. Ben çok sevdim ve çok eğlendim okurken… Çok da düşündüm üzerinde. Gerçek, dürüst ve komplekssiz öyküler… Mutlaka okuyun, kalın da değil, yormuyor. Söz konusu kişi Sorbonne’da karşılaştırmalı Aragon ve Nâzım Hikmet doktorası yapmış ve halen edebiyat hocalığı yapan biri olduğu için de, utanıp sıkılmanıza gerek yok. Göğsünüzü gere gere, “Erotik edebiyat bu!” diyebilirsiniz! Hepimiz benzer şeyler yaşıyoruz aslında; tutkulu sevişmeler, arada kalmalar, tartışmalar, gitmeler, gelmeler, birden fazla insanı bazen aynı anda sevmeler… Ama nedense öyle değilmiş gibi davranıyoruz.
Onun bu kadar açık ve şeffaf olabilmesi beni şaşırttı ama hayranlığımı da kazandı.
“Benim için hayat, yazmak, yola çıkmak ve sevişmek” diyen bir adamın röportajını
okuyacaksınız. Aşkın olmazsa olmaz şartı onun için seks…
Benim için de öyle.
İyi pazarlar… İyi sevişmeler!

Yazarın yazısını okumak için internet sayfasını ziyaret ediniz…



Bir cevap yazın